İNDİRMEK İÇİN TIKLAYINIZ


Sorumsuzluk, insanların yeni kaynaklar ve yaşam alanları bulmasına sebep teşkil ediyor. Düşüncesizliklerin yanı sıra, sürekli rekabetçiliğin ön plana atılması ve bencillik duygusu, aynı havayı solumalarına rağmen farklı türlerdeki vahşi hayvanların mücadelelerine benzer. İnsan beyni, aslında ilkeldir. İnanılmaz şeyler keşfediyoruz, ama sadece orada kalıyoruz. Sonrasını düşünmek, buna göre önlemler almak, ne yazık ki kötü şeyleri yaşamadan aklımıza gelmiyor. Bu da bizi her defasında kaybeden konumuna getiriyor ve kaynaklarımızla beraber neslimizin de sonunu hazırlıyoruz.

Gelişen teknoloji ve askeri güç, insanlığı uzayda dünya dışındaki gezegenlerde de koloniler kurmaya sevk ediyor. Yeni kaynakların bulunması tabii ki önemli. Bu amaçla yürütülen çalışmalar esnasında gizemli bir piramit keşfediliyor ve arkeolojik çalışmalara yeni bir boyut kazandırılıyor. İnsan ırkı, aslında farkında olmadan belanın inine çomak sokmaktadır. Zira Alien ırkının ortaya çıkması, her canlı için büyük tehlike demek. Bu durumdan en çok rahatsız olanlar ise, savaşçı Predator kabilesi...

Aliens vs Predator'ün (AvP) senaryosu, üç farklı koldan ilerliyor. Dolayısıyla üç farklı karakteri yöneterek, onların gözünden serüvene dahil oluyoruz. Bir kurtarıcıyken, düşmana ya da av konumundaki zavallı canlıya dönüşebiliyoruz. Tüm farklılıklar, bölümler ilerledikçe azalıyor ve ana hatlar ortaya çıkıyor.





İyi bir asker, hayatta kalmayı başarabilendir
Öncelikle askerlerle başlayalım. Hemen belirtmekte yarar var ki insanlar, Predator ve Alien’lara karşı zayıflar. Zaten olması gereken de bu, ama bu açıklarımızı silah ve bazı ekipmanlarımızla kapatmaya çalışıyoruz. Artık kullanılmayan tesislerde bilgi toplayarak ve temizlik yaparak ilerliyoruz. Nereden geleceğini kestiremediğimiz düşmanlarımız için en azından bir radara sahibiz. Böylelikle tehlikeye yaklaştıkça, bize sunduğu sinyal sıklığı da artıyor. Üzerimizde 2 silah taşıyabiliyoruz. Yaratıklara karşı tek savunma aracımız bunlar. Ek olarak lambamız var. Böylelikle karanlık koridorlarda rahatlıkla ilerleyebiliyoruz. Beta itibariyle vuruş hissini ve özellikle ana silahımız M41A/2 Pulse tüfeği’nin sesini pek beğenmemiştim. Tam sürümde de değişiklik göremedim.



Oyunun gerilim yönünü, Marine’i kontrol ettiğimiz görevlerde hissediyoruz. Genellikle karanlık ve dar koridorlar, buna en büyük etkenler. Hasar aldığımızda, etraftan bulabileceğimiz sağlık paketleri imdadımıza yetişiyor. Aynı zamanda cephaneyi de tutumlu kullanmalıyız. Her ikisini de hologram göstergeler sayesinde kolaylıkla fark edebiliyoruz.

Savaşmak için hazır olduğunu göstermelisin
Predator’ü seçtiğimizde, bizden tecrübeli olanlara hazır olduğumuzu ispatlamalıyız. İlk görevde, lazer kullanma, pençelerle saldırma – savunma yapma ve uzun atlama gibi özelliklerimiz üzerine alıştırmalar yapıyoruz. Sonrasında ise koloniden ayrılıyor ve insanların başına bela olmak için kendimizi gezegenin yoğun bitki örtüsüyle kaplı topraklarında buluyoruz. Tabii ki şunu da söylemekte yarar var; bazı haritaları 3 farklı ırkla da oynayabiliyorken, bazılarıysa sadece tek bir türe özel.

Ormana ilk indiğimde, hemen aklıma 87 yılında beyazperdeye gelen Predator filmi geldi. Dutch’ın (Schwarzenegger) komutasındaki kurtarma timi, kaçırıldığı varsayılan rehineleri sağ olarak kurtarmak için ormanın derinliklerine doğru yol alıyordu. Oyunumuzda ise işler daha teknolojik. Özel zırhı ve silahlı askerleri öldürmeliyiz, ama yine de filmden görüp de yapmak istediğiniz çoğu şey var. Ağaçların üzerlerine atlayıp avlarınızı beklemek, görünmezlik moduna girerek saldırmak veya uzak mesafeden lazer silahınızla sonuca gitmek gibi. Bu silahı kullanırken mouse’a ne kadar basılı tutarsanız, o kadar etki ediyor. Karşınızdakini paramparça bile edebiliyorsunuz. Her iki elimizde yer alan bıçaklar ve çevreden bulduğumuz “fırlatılabilir bıçaklar da” önemli saldırı araçlarımızdan. Bir de “gizlenerek bitirici vuruşu” yapabiliyoruz. Genellikle düşmanlarınızı savunmasız olarak yakalarsanız, E tuşuna basın ve sonucu görün. Farklı tarzlarda, ama her biri diğerinden ölümcül yöntemlerle avlanıyorsunuz.

Karakterlerimizin diğer özellikler olarak, uzak mesafelerdeki canlıları dinleyebilmesini ve onları analiz ederek ellerindeki silahların modelini bile anlayabilmesini gösterebiliriz. Hepsine rağmen Predator’ün de zayıf yönleri var. Ailen ırkına nazaran daha hantal olmaları örneğin. Hasar aldığında, kendisini iyileştirebilmesi için özel sağlık taşları var. Yine ilk Predator filmine gidersek, bu yaratık bir sahnede kendi yaralarını tedavi ediyordu ve o sırada korkunç bir çığlık atıyordu. Onun kadar etkili olmasa da, benzerini AvP’de duymak mümkün.





Yok etmek istiyorsan, kaynağı bulmalısın
Kraliçe Alien, eminim ki şimdiye kadar “Kraliçe” unvanının yan yana getirildiği en çirkin varlıktır. Ne yazık ki yaratıklar bizim gibi düşünmüyor ve ona büyük sadakat besliyorlar. Alien yönetmeye karar verdiğimizde, gözlerimizi laboratuarda açıyoruz. 6 Numara isimli yaratık, profesörlerin kontrolü altında eğitiliyor. İlk etap, ona söylenenlerin yapılıp – yapılmadığının takip edilmesi. Kendi karar verme yetisini kazandıktan sonra, sıra avlanmaya geliyor. Böylelikle bu yaratığın doğasını anlayabiliyoruz.

Alien’lar çok hızlı hareket edebiliyor ve hemen her yerden ilerleyebiliyorlar. Zemin, tavan, ufak bir delik veya havalandırma boşluğu fark etmiyor. Karanlığı avantaj olarak kullanmaları ve duvarın arkasındaki canlıları bile görebilme özellikleri, onları küçük sinsi katil konumuna getiriyor. Predator’de olduğu gibi Alien’larda da acımasız bitirici hamleler var. Özellikle tavanda hareket ediyor ve gizlice rakibinize yaklaşmak istiyorsanız, yukarıdan avınızın üzerine atlayabilir ve bu anın tadını çıkarabilirsiniz.

Yollar, ağaçlar, daha neler
Aliens vs Predator, hem açık, hem de kapalı mekânlarda geçiyor. İç mekânlarda hareket ederken, genellikle ikinci bir gidiş yönümüz olmuyor. Tabii ki Alien’ların bulduğu her delikten içeri dalıp yeni yöntemler bulmasının dışında. Dış çevrede ise, daha fazla taktik yapabiliyoruz. Özellikle Predator’lerin zıplama yeteneği sayesinde bulduğumuz her detayı değerlendirebiliriz.
Oyunun grafikleri genel olarak iyi. Tasarımlar ve ışık – gölge efektleri güzel. Özellikle bitirici vuruşlardaki görsellik de oldukça şiddetli. İşitsel olarak da başarılı bulduğum yapımın müziklerinden hoşlanmadım. Daha önceki yazımda da belirttiğim gibi M41A/2 Pulse tüfeği’nin sesi boğuk ve kaliteli değil. Yaratıkların bağırışları ve karanlık içinde yürürken artan kalp atışlarının sesleri ortamı iyi geriyor.

Katliama gel
Alien ve Predator ırkları arasındaki ölesiye savaş tam gaz devam ederken, insanlar istemeden de olsa iki tarafın arasında kalan talihsiz kurbanlardan farksız. Zira multiplayer modlarda da bu fazlasıyla hissediliyor. Oyunun en güzel yönlerinden birini çoklu oyuncu modları oluşturuyor. Üç ırktan birini seçebilir ve heyecana dahil olabilirsiniz. Multiplayer modlardan bahsedelim:





Infestation: Bir Alien olarak tüm insan askerleri öldürmelisiniz. Başarılı hamleleriniz, size ufak bir Alien ordusu hazırlıyor. Survivor: 4 kişiden oluşan takımınızla, belirlenen bölgeyi ele geçirmeli ve sonrasında gelen saldırılara karşı korumalısınız. Azalan cephanenizi artırmak için ise, güvenli olmayan bölgelere gitmek zorundasınız. Predator Hunt: Bu kez de bir Predator’ü kontrol ederek diğer oyuncuları avlamaya çalışıyoruz. Species Deathmatch: üç farklı ırktan oluşan takımların karşı karşıya geldiği kapsamlı bir mücadele. Domination: Bu modda belirtilen önemli bölgeleri kim ele geçirir ve en uzun süre korumayı başarırsa, o galip geliyor. Mixed Species Deathmatch: Her takımdaki ırklar farklı, ama hepsinin amacı aynı; öldürmek.

Hepsini deneyebilir ve emin olun zevk alabilirsiniz de, ama benim favorim her zaman için Deathmatch modu olacaktır. Özellikle az oyuncu sayısıyla oynanıldığında, inanılmaz anlar yaşıyorsunuz. Sanki online değil de, senaryo modunda ilerliyorsunuz. Tek fark var; bu kez senaryoyu siz belirliyorsunuz ve bu benim çok hoşuma gitti. Tüm ırklarla defalarca oynadım. Tek kişilik moddaki artı ve eksiler bu kısımda da karşımıza çıkıyor. Fakat bu kez karşımızdaki oyuncular, gerçek insanlar tarafından kontrol edildiği için iki kere düşünmek gerekli. Özellikle Alien’ı kontrol edebilmem zaman aldı. Diğer iki ırkta ise pek zorlanmadım. Predator kontrol ederek kesip biçmek, Alien olarak gizlenip hareket etmek ve asker olarak mermi kusmak, size her tattan eğlenebilme şansı sunuyor.

Rebellion, son dönemde başarısız yapımlarla adından söz ettiriyordu. Şüphesiz ki Alien ve Predator isimleri, sinema tarihinde önemli yerlere sahip ve fazlasıyla hayranları var. Bu sebeple yapımı, öncelikle hayranları için önerebilirim. Bunun yanı sıra çoklu oyuncu modları olarak farklı tatlar arayan oyuncular da deneyebilir.